Geçmişe yönelik ödenmemiş iştirak nafakası için öncelikle icra dairelerinde takip başlatılması gerekmektedir. Zira ilama dayanmaktadır ve nafakaya hükmedilmiş ilanın icrası sağlanmaya çalışılmaktadır.
Ancak, bahsi geçen bu nafaka alacağına yönelik talep 10 yıllık zamanaşımı süresine tabii olduğundan, geçmiş 10 yıldaki iştirak nafakası alacağına yönelik takip başlatılabilecektir.
Nitekim Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 06.10.2015 tarih 2014/21470 E. 2015/17503 K. numaralı kararında,
“(…)BK’nun 135/2. maddesi hükmüne göre, alacak, bir hüküm ile sabit olmuşsa zamanaşımı süresi on yıldır. Nafakaya ilişkin ilamlar, bir borcun veya bir hakkın varlığını belirten ilamlar gibi olmayıp, nafaka alacağı zaman geçtikçe borçlu zimmetinde tahakkuk edeceğinden, takip gününden geriye doğru on yıldan önce işlemiş olan nafaka alacağının zamanaşımına uğradığının kabulü gerekir.(…)”
Denmektedir.
Bununla birlikte, İcra İflas Kanunu’nun “Nafakaya İlişkin Kararlara Uymayanların Cezası” başlığını taşıyan 344. Maddesi uyarınca,
“Nafakaya ilişkin kararların gereğini yerine getirmeyen borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra kararın gereği yerine getirilirse, borçlu tahliye edilir.
Borçlunun, nafakanın kaldırılması veya azaltılması talebiyle dava açmış olması halinde, ileri sürdüğü sebepler göz önünde bulundurularak, tazyik hapsinin uygulanması bu davanın sonuna bırakılabilir.”(maddenin yapılan değişiklikler ile oluşmuş son halidir)
Buna göre, hükmedilmiş nafakayı ödememenin yaptırımı İcra Ceza Hukuku anlamında suç olup tazyik hapsi cezasını gerektirmektedir.
Lakin bu hükmün uygulanabilmesi için, nafakanın ödenmesine yönelik ilamın, ödenmemeye yönelik şikayetin yapıldığı gün itibariyle kesinleşmiş olması aranmaktadır. Bununla birlikte, aranan diğer şartlar şunlardır:
- Nafakanın tahsiline ilişkin başlatılan icra takibi kesinleşmiş olmalıdır.
- Ödenmeyen aylık nafakaya ilişkin şikayet 3 ay içerisinde yapılmalıdır.
- Şikâyet, ödeme emri tebliğ edildikten en az 1 ay sonra yapılmalıdır.
- Nafaka ödenmemesi nedeni ile mahkûmiyet hükmü verilebilmesi için ödenmeyen nafakanın birikmiş nafaka değil aylık nafaka olması gerekmektedir.
Mahkumiyet hükmü kurulabilmesi için kesinleşmiş mahkeme kararı olmasının gerekliliği, Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’nin 25.01.2002 tarihli, 2002/155 E. 2002/151 K. numaralı kararında,
“Takibin dayanağı nafaka ilamının şikayet gününde kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılmaksızın mahkumiyet hükümü kurulması hatalıdır.
(2004 sayılı İİK. m. 344)
Nafaka borcunu ödememek suçundan sanık Bahri Ö´ün İİK.nun 344. maddesi gereğince 10 tarih hafif hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş, hüküm kanuni süresi içinde sanık tarafından temyiz edildiğinden Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunup GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Takibin dayanağı nafaka ilamının şikayet gününde kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılmaksızın yazılı biçimde mahkumiyet hükümü kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün istek gibi BOZULMASINA 25.1.2002 tarihinde oybirliği ile karar verildi.”
Denerek de açıkça hüküm altına alınmıştır.